26 Mayıs 2011 Perşembe

Aşk Denen Şey (25. Bölüm)

Hiraku


Güm güm güm...

Chenin çırpınan kalbinin sesiydi bu .Hayata tutunmaya çalışan kalbinin sesi .Hayata sadece kalbi tek başına tutunmaya çalışıyordu.O çoktan kaybetmişti aslında.Tüm herşeyini ...Tüm herşeyini ,öyleki herşeyin düzebileceğine karşı olan ümidinide kaybetmişti.Bir haftadır böyleymiş kalbi.Onu ne zamandır aramıyordum .En son gittiğimde ,hayata tutunacağına söz vermişti oysaki.Ve bu denli sarhoş olmayacağına ...Peki şimdi bu da neydi.Neden yapmıştı ki?Ne olmuştu ? Yine mi o kız yüzünden bu haldeydi? Kız mı gelmişti_ Bu mu kıza gitmiti? Hiç bir şey bilmiyordum. Bir hafta önce ,sabaha kadar içmiş ,sonrada ,kendini ,bulunduğu evin balkonundan atmış.Evi 3. kattaydı .O sarhoş halde düştü mü_ Yoksa, hayaına son mu vermek istemişti? Hiç bir şeyn yanıtını bilmiyordum. İki gün önceydi telefon geldiğinde bendisle en güzel anımızı yaşayacaktık belkide......
***Ben polis şefi jake

Buyrun(Hiraku)
Chen Hoon u tanıyor musunuz (Jake)
Evet ,aile dostumuzdur kendisi (Hiraku)

Chen bey şu an yoğun bakımda .Bir haftadır hiç bir yakınına ulaşamıyoruz.Sonunda biri sizin numaranızı verdi.Ailesine ulaşabilir misiniz(Jane)

Bir dakka ,ne oldu,neden yoğun bakımda (Hiraku)
Üzgünüm,şimdilik telefonda bu kadar bilgi verebileceğiz .Ailesine ulaşırsanız .(Jake)
Tamam ben haber veririm , hangi hastane demiştiniz...(Hiraku)
Telefonu kapattığımde betim benzim atmıştı . Bendis soran gözlerle bana bakıyordu
Bir şey mi oldu ,iyi misin (Bendis)
Bir arkadaşım , aynı zamanda bir aile dostumuzun oğlu ,şu anda yoğun bakımdaymı,ailesine ulaşaamışlar ,benim gitmem lazım bendis (Hiraku)
Umarım iyileşir canım ,(Bendis)
O bunları söylerken ona sarılıp ,hemen çıkmıştım...
***

Buraya geldiğimde chen ,yoğun bakımdaydı.Bir çok kemiği kırılmış vaziyetteydi.Ve olayın üstünden bir hafta geçmesine rağmen hala uyanamamıştı...Ve geleli iki gün oluyor ,chen hala uyanmıyordu...Kaburgalarında kırıklıklar vardı.Bacağı alçıdaydı.Her gün ,onun kendine gelmesi için dua ediyordum .Ben , onu bu kadar sorunla boğuşurken ,neden hiç aramamıştım ? Beraber söz vermemiş miydik? Ona destek çıkmam lazımdı .Zaten hali belliydi . Psikolojisi darmadağındı .slında her an bişiler yapabilridi ...Ama ben ...Ahhh chennn , keşke seni orada tek başına bırakmasaydım...Doktorlar ,acılaırı için verdiği ağrı kesicilerin ,onun uyanmasını engellediğin isöylemişlerdi . İlaçları ,bir kaç gündür azalttıklarını yakın zamanda uyanmasını bekliyorlardı... Umarım bizi çok bekletmezdi ...Bendis ,her gün aruyordu .Arkadaşımın durumu hakkında bilgi alıyordu .Üzüldüğümün farkındaydı .Ben iteselli etmek için , uzu nuzun konuşuyordu ...

Chenin uyanmasını beklerken ,bir çok şeyi düşünme imkanım olmuştu.Hergün onun bu noktaya gelmesine ne sebep olaiblridi diye kafa yoruyordum.Kendi kendime sorular sormadan edemiyordum.
Bu kadar mı çaresiz di yani .Bu kadar mı ,umudu kalmamıştı.Ve bu kadar mı boşluktaydı.O kendini yanlızlığa bırakmıştı.O bunu seçmişti, ama neler onun bunu seçmesine sebepti? Onun bu hale gelmesinden ,başkasının haberi varmıydı ki? Hani intihar edilince ,arkadaki birisi görsün diye bıraktığı bir notta yoktu,azap çeksin diye not bırakılır ya bu seçimi yapanların genellikle yaptığı şeydir tabi bu bir seçimse eğer ..,arkasında ne bir not ,nede notu bırakacağı kimse yoktu ..Ne içindi ozaman bu intihar. Kimin canıı yakmak için...Tabiki hiçkimsenin.Her zaman ki gibi kendi acısını dindirebilmek için seçmişti bu yolu...Ve şu anda onun için uğraşıyordu.Buraya geleli iki gün olmuştu.Ve iki gündür de burada ,her gün aynı şeyleri düşünüyordum.Bir insanı bu kadar çaresiz bir duruma ne getirebilirdiki .Bu kadar çaresiz olsa bile ,hayatına son vermesi mi gerekirdi?
Ve tüm olanalr bir kız yüzüünden miydi? Başka tutunacak kims yok muydu?
Ben geldikten iki gün sonra,chenin babası da gelmişti... Babası perişan hadeydi.Hayattaki tek varlığının o olduğunus söyleyip duruyordu .Bir gün konuşurken , chenin aslıdna küçüklüpünden beri ne denli acılar çektiğini öğrenme imkanı bulmuştum... Bunları hiç bilmiyordum .Babasının konuşmasından etkilenmemek mümkün değildi .
Annesinin ellerinden tutuyordu o gün . Çok mutluyduk .Annesini çok seviyordum .Chen doğduğunda havalara uçmuştuk.Ama babamın ,bana emanet ettiği büyük bir imparatorluk vardı . Hoon şirketyler grubu . Babamın ölümünden sonra ,şirketin başına geçtiğimde,ne denli karanlık işlerle şirketin yürütüldüünü anladım .Bu alemde bir numara olmak için ,ölmek öldürmek gerekiyormuş . Eşimi kaybettiğimde bunu anladım . işlerin artık böyle yürütülmesini istemediğimi,tamamen temzi bir şirket haline getirmek istiyordum.Şirketin diğer ortaklarıyla bunu paylaştığımda,çok sert çıkışlar yaşanmıştı .Uyuşturucu kaçakçılığı ,silah kaçakçılığı ,kara para aklama ,şirketin ortaklarının her biri ,bu işlerden birini yönetiyordu .Benim küçüklüğümde çok küçük olan dükkanımız ,15-20 yıl gibi bir sürede ülkenin devleri arasına girmişti.Sebebini anladığımda ,herşey ço kgeçti .Ama hala bu işi yapmak istemiyordum . Tehditleri devam ediyordu .Pek fazla kulak asmıyordum . Üstelik polisle işbirliğine gidip , uyuşturucu geçiş güzergahlarını ihbar etmeye başlamıştım ...Bunun ben olduğumun farkında varmışlar...Bir gün ,chen annesi ve ben , her yere , koruma sürüsü ile gidiyorduk .Ama nerden bilebilirdim ki ,korumalarımızdan birinin onların adamları olduğunu ....(Park)
Park bey ağlıyordu bunları söylerken ...Ama devam ediyordu ...
O gün ,chen in doğumgünüydü .5 yaşına girmüşti . Çok güzel bir parti vermiştik onun için .Parti bitiminde mekandan ayrılırken , chen annesinin elinden tutuyordu . Bir an telefon geldi ...Konuşmak için biraz arkada kalmıştım.Tlefondaki ses ....Bu işlerin , bizim istediğimzi gibi yürüyeceğini sana söylemiştik .Biz istersek olur ,biz istedik ,şimdilik karın , oğlunu sana bırakıyoruz ....
Telefonda bunları dinlerken , korumalarımzıdan biri aniden silahını çekip , eşimi gözümün önünde başından vurdu .Chen , annesinin elleri arasından kayıp yere düşmesi sonucu , şoka girdi ...Ne ağladı ,ne de konuştu .Eşimin ölümünün hesabını soramadı bile , cheni de kaybedemezdim .O benim hayatta kalan tek varlığımdı . Ama chen yaşayan bir ölüye dönmüştü adeta. Çok uzun bir süre , yemek yemedi , direndi ,zorla yediriyorduk .Kendine zarar vermesinden korktuğum için ,yanından bir an kimseyi ayırmıyordum .O uyuyrken ,düşünürken ,kimseyle konuşmazken ... Çok zor bir 4 yıl geçirdik . 4 yıl boyunca her gün psikoloğa gittik .Bir gün karşıma alıp konuşmaya çalıştım .Annesinin , onu izlediğini , onu böyle görürse çok üzüleceğini söyledim . Ve annesini anlatmaya başladım . Yanıt vermeden dinliyordu . Ertesi gün , uzun zamandır konuşmadığı kelimeyi tekrar söylemimişti ..Baba , yanıma gelip , bana tekrar annemi anlatır mısın ? dediğinde 9 yaşındaydı.4 yıldır söylemediği baba lafını söylemişti . Her gün ona annesini anlatmaya başladım . İlk andan küçüklüğünden ,benimle tanışmasına kadar ... Beline kadar dalgalı siyah saçları vardı .Gözleri ,iriydi .Güldüğünde gözleri ışıldardı .İnsanın içini ısıtırdı . Beraber aynı okuldaydık . Okulda tanışıp ,sonunda evlenmiştik .Annesine ço kaşık olduğumu anlattım defalrca yılalrdır .Onu ilk öptüğümde , 17 yaşımda olduğumu ,onu jejuya götürüp ,ellerindne tutup , sonra gözlerine bakıp ,öpmeye başladığımı söylemiştim .Annesininde beni çok sevdiğini ,bunu gözlerinden okuyabildiğim isöylemiştim ... Her anlatışımda , aramız daha da iyileşiyor ,chen her gün daha iyiye gidiyordu .Ve artık ,17 sine gelmişti.Son bir kaç yıldır ,çok iyiydi .Gülüyor,eğleniyor ,geziyor ...Herşeyi yapıyordu .Ve bende ,oğlumu kaybetmemek için ,ne yazıkki o kara işlere geri dönmüştüm ... Oğlumun yaşaması için yapmalıydım ... Geçen yıl , bir kızın , tıpkı annesi gibi olduğundan bahsetmeye başlamıştı .İri gözleri ,uzun dalgalı siyah saçları , güldüğünde ışıldayan gözleri ... (Park)
Bu chenin bahsettiği kız olmalıydı .Annesine benziyormuş demek ki .
O kıza çok fena tutulduğu belliydi .Ama oğlum için yaptım ..Onu kabedemezdim ... (Park)
Evet ,ne yapmıştı bu adam ,chen in bahsetmediği sırrı neydi...Sözleine devam ederken , chenin kendine gelmeye başladığı haberini almıştık ...
Bay park ,oğlunuz kendine gelmeye başladı ...Dilerseniz girebilir siniz ...(Doktor)
İyi mi oğlum , kendine geliyor mu ,ohhh , Tanrıya şükürler olsun (Park)
Dilerseniz girebilri siniz (Doktor)
Doktor girmesini söylemişti ,ama bay park girmek konusunda çekimserdi ...
Girmeyecek misiniz (Hiraku)
Oğlum, bana kızgın ayrılmıştı .Şu anda beni görmese daha iyi olur ,iyi olduğunu biliyim .Bu bana yeterli ( Hiraku)
Offf ,babası oğlunu bu kadar seviyor ,ve oğluda bir okadar babasından nefret ediyor ...Ve annesi,chenin yaşadıkalrı ... Tüm bu olanlar ...Tüm taşlar galiba yavaş yavaş yerine oturmaya başlıyordu.Chen ,sorunlu bir çocuktu.Annesini kaybetmesindne beri ,ve o kız annesine benziyordu.Chen babasının anlattığı annesini o kızda gömrüş olmalıydı. Ve o sevgi eksikliğini o kızla doldurmuştu.Babasını bir yıl öncesine kadar çok sevmiş ,ama bir yıl öncesinde ne olduysa ,hem babasından nefret etmiş , hem o kızı bırakmış .Ve geldiği durum , tıpkı ,4 yaşında annesin ikayybettiği gibi .Ama artık çocuk değildi .Acısını daha derin yaşıyordu.Çıkış yolu olarak ta ne yazıkki ölümü tercih etmişti.Peki bir yıl önce ne olmuştu ? Bu kzı kimdi? Acaba kızı bulup ,chenle ilgili olan sorununu halletmekte yardımcı olsam ,cheni yeniden hayata bağlayabilir miydim? Ona gerçekten yardı metmek istiyordum . Bir daha bu hale düşmesine izin veremezdim. Ne olursa olsun ,o kızın kim olduğunu öğrenecektim...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder