26 Mayıs 2011 Perşembe

Unutmak (32. Bölüm)

Bölüm 32 ~ Eglenceli bir gün ~ Minwoo:
Salonda onu bekliyordum. Onu beklemek beni sabirsizlasdiriyor. Aklima
arkadasim Jay gelmisdi, onunla burdan tasinmadan eveli oturup sohbet
etmisidik, bu evi cok seviyordu onunla beraber tasarlamsidik bu evi, ama
is icabi japonyaya gitmek zorunda kaldi ve evini kiraladi. Kader iste
arkasimin evine Sevda tasinmisdi. Evin ici hic degismemis hepsi ayniydi,
burdaki vitrinler su oturdugum koltuktakimi hepsini jayle beraber
almsidik. Arkadasimi özlemsidim en yakin zamanda onunla konusmam
lazimda, ona anlatacak cok seyim vardi. O benim en iyi arkasdimdi.
Sevdanin Annesinin Resmi gözüme elsite, vitrinin icine koymusdu ama o
resimde Sevda yokdu, yerlesdirgi tüm resimlerde yokdu Sevda daha bunu
yeni fark etmisidim, acaba neden kendi resimlerini yerlesdirmiyordu.
Sadece o Fotorafalbümünde vardi resimleri Kerem beyle beraber. Cama
dogru gidip cami actim, günes cama vuruyordu, o sicakligi tenimde
hissetmek cok güzel bir duyguydu, derin nefes alip verdim, bu havayi
icime cekmek benim hosuma gidiyordu. Sansima Hava gene güzeldi, ama
belki aksama dogru yamur yagcak demislerdi, umarim yamur yagmazdi, cünkü
bütün gün disarda olucaktik. Cami kapadim ve merdivenlerin yanina dogru
gittim, onu hemen göre bilmek icin orda beklemeyi karar verdim. Elimi
ceketimin cebine koydum ve o kutuyu hissetim, buraya gelmeden onun icin
beyenmis ve almisdim, acaba ona vermek icin cok mu erkendi, cok mu
aceleci davraniyordum. Ama beni hatirlatacak birsey takmasini cok
istiyordum, cünkü o taktigi yüzük eski nisanlsini hatirlatiyordu ve onu
cok seviyordu bunu biliyordum. Beni hatirlatacak hic birseyi yoktu bu da
beni üzüyordu sanki. Acaba kiskanmaya mi basliyordum, birden o
otobüsdeki olay aklima geldi, o oglan Sevdaya oturacak yer vermisidi ve
onunla sohbet emeye baslamisdi, beni sadece bir arkadas olarak
tanitmisdi ve orda cok bozulmusudum, ama baska nasil tanisdiracaktiki
beni ozman, biz sadece arkdasdik ve nerden bilebilirdiki ona deli gibi
asik oldugumu, ona görür görmez tutuldugumu, bunu bilemzdi tabiki. Ben
bile basta anlamamisdim, nasil ona asik oldugumu, gördügüm rüyam benim
dönüm noktam olmusudu, gözleirmi acan ve kaderimin yolunu gösteren dönüm
noktam olmusudu. Gene kalbim hizli atiyordu sanki yerin firliyacak
gibi. Heycanli oldugumu belli etmek istemiyordum ve sakinlesmeye
calsidim, derin nefes alip verdim. Bugünki planimi gene kafamdan
gecirdim, evet bugün cok güzel bir gün olucakdi bizim icin, güzel bir
sekilde eylenecektik. Hersey hazirdi. Sadece onun bu merdivenlerden
inmesi gerekti ondan sonra güzel bir gün gecirecektik beraber. O sirada
odasinin kapasi kapandigini duydum hemen yukariya dogru baktim yavas
adimlarla merdivenden inmeye basladi. Yüzümde onu görünce kendiliginden
gülücükler acilyiordu, sanki otomatikmen ona gülümsüyordum, beni cok
mutlu ediyordu onu görmek ve yanimda oldugunu bilmek. Benim tek sevdigim
kadin Sevdaydi, bunun icin cok mutluydum. Asaya yavas yavas iniyordu
ben ise halen ona bakip gülümsüyordum, onun gözlerinde artik sadece aci
yoktu bunu bugün fark etmisidim, gözleri artik birazda olsa gülüyordu.
Beni merdivenlerin yaninda görünce sasirmis gibiydi, ama bana dogru
bakip gülümsedi, onun gülümsemesi kalbimin deli gibi atmasini
sagliyordu. Hayatimda onun kadar güzel onun kadar aci ceken birisini
görmemisdim. Gözlerimi ondan bir türlü alamiyordum, bundan rahatsiz olur
diye cok korkuyordum ve ona belli etmemeye gayet gösterdim, ama
herhalimden belli oluyordu. Sonunda yanima geldi, cok güzel olmusun
dedim, tesekkür etti ve merkali gözlerle bana nerye gidecegimizi sordu
bende bugün cok eglenecgiz diyip arabaya bindirdim.... Minwoo
beni eylence parkina getrimisidi, heryer cok kalabalikdi, uzun bir
kuyruk vardi giris kapisinda. Kuyrukda bir süre bekeldikden sonra sira
bize gelmisdi giris ücretini ödeyip iceriye girdik. Böyle bir lunaprki
daha hic görmemisdim cok büyükdü. Herseye binmek iki günü alirdi
herhalde diye düsündüm. Hersey vardi, hizli trenler, carpisan arablar,
dönme dolaplar ve daha tanimdigim bir cok sey. Etrafima hayranlikla
bakiniyordum, cünkü bölye birseyi daha hic önce görmemisdim, türkiyede
de gitmisdim bircok kez luna parkina ama bu büyüklükde ve bu kadar
secenekleri bir arda hic görmemisdim. Herkes ailesi ile yada sevgilisi
ile gelmisdi buraya. Herkes cok mutlu ve eyleniyor gibi gözüküyordu.
Herkesin basinda komik birsey fark ettim, tac gibi degisik desgik kulak
türleri takiyorlarda, tavsandan veyda ayicikdan veyda pandan kulak
sekilerini takiyorlardi. Minwoo bu seylere baktigimi fark etti, elimi
tuttu ve beni öyle bir sey almak icin bir tezgaha götürdü. Hangisini
istresin Sevda? Bunlar ne diye sordum ve nicin insanlar bunlari burda
takiyorlar? Biz böyle eyleniriz, cok komik degilmi, aslinda biraz
utancverici bunulari takmak ama buraya eglenmeye geliniyor ve böyle
seyleri takarsak daha da eylenceli oluyor. Haydi sec bir tane hangisini
takmak istersin? Okadar cok secenek vardi ki hangisini alsam diye
düsündüm, cok kommikdi, ama dedigi gibi buraya eglenmeye gelmisdik bende
tavsan kulaklarini almak istedigimi söyledim. Cok hosuma gitmisdi o
kulaklar, hemen tezgaha uzandi ve iki tane aldi, birisini kendisine
digerini bana. Ilk önce bana dogru geldi ve saclarimi arkaya doru cekti
ve kulaklari takti, tagci taktikdan sonra benim yanagima dokundu ve cok
güzel oldugumu söyledi. Kizardigimi hissetim ve hememen basimi eydim.
Gülümsedi ve sonra kendine de takti. Bak Sevda nasil olmusum diyip
yüzümü kaldirdi, onu öyle pembe uzun tavsan kullaklari takmis bir
vaziyette görünce kendimi tutamadim ve kahkahaya boguldum. Onu öyle
komik sekilde görmek beni neselendirmisdi. Minwoo kaslarini catarak
demek cok komik olmus öylemi, bende bana cok yakismis diyeceksin sanmip
sevinmisdim ama görüyorum ki alay konusu oldum. Hayir hayir cok yakismis
dedim ama gülmemi engelleyemiyordum ve kahka atmaya devam ettim. Beni
böyle görünce oda gülmeye basladi. Benim uyukucu güzelim seni böyle
güldüre bildisem buna cok sevindim dedi ve elimi tutup gezmeye basladik.
Minwoonun yaninda kendimi mutlu hissediyordum, onun yaninda acilarimi
unuta biliyordum sanki ve bunun icin Minwooya cok minnettardim. Nerden
basliyalim diye sordu, benim icin fark etmez dedim, ozaman ilk önce
heycanli seylere binelim ne dersin. Bana uyar dedim. Parmagi ile bana
hizli trenin yönünü gösterdi, o tarfa bakarken agzim acik kalmisdi, cok
büyükdü ve cok hizliydi. Korkma senin yaninda ben varim diyip o yöne
dogru gittik. Trenin icine bindik ve tren hareket etmeye basladi.
Yukariya dogru yavas yavas illerliyordu, ellerim heycandan ve korkudan
terlemisdi, korkudan sikica demirlere tutunuyordum. Korkma yaninda ben
varim deyip elini uzatti, tam elini tutacakken tren asaya dogru hizli
bir sekilde düsüdü, gözlerimi kapatmam ve Minwoonun elini kapmam bir
oldu. Hicbirsey düsünemiyordum kafam bombos olmusdu, sadece Rüzgari
yüzümde hissede biliyordum, cok güzel bir duyguydu. Sanki ucuyorduk,
gözlerimi acmaya cok korkuyordum, bu adrenalin cok garip birseydi, hem
hosuma gidiyor hem beni korkutuyordu. Saclarim havada ucusuyordu sanki,
avazim cikti kadar bagirdim, bir türlü durmak bilmiyordu bu tren,
birden yavaslamisdi o sirda gözlerimi acmaya calsidim ve Minwoonun
elini sikica tuttumu yeni anladim, o ise cok egleniyor, gözleri
heycandan ve sevincden parliyordu, ayni kücük bir cocuk gibi. Asil güzel
yeri simdi geliyor Sevda dedi bana bakarak, ne demek istiyordu
bitmemismiydi ve birden gene asya dogru cok hizli ve korkutucu sekilde
ucutuk, gözlerimi sokdan kapatamiyordum sadece avazim ciktigi kadar
ciglik attim. Sonunda durmusudu tren, saclarim iyice dagilmisidi,
trenden indik. Saclarimi düzeltmeye basladim, birden elimi cekti ve o
saclarimi düzeltti, kalbim cok hizli atiyordu acaba tren yüzündenmidi
yoksa bana dokundugu icin miydi bilmiyordum. Her halinle güzelsin diyip,
elimi tutu ve baska seylere binmek icin siraya girdik. Hic birsey
düsünmek istemiyordum kafami bosaltmaya calisdim ve bu anin tadini
cikarmak istedim sadece. Cocuklar gibi eyleniyorduk, cok seylere
binmisdik, carpisan arabalara, Altlikarincaya, Gondola ve bir cok
eglenceli seylere. O kadar cok bagirmisidim ki sanki sesim kisilacak
sandim, ama cok eglenceliyidi. Minwoo gercekten dedigini yapti ve süper
bir gün gecirmemi salamisdi. Karnimiz acikmaya baslladi, beni bir banka
oturtup yanimda ayrildi, 10 dk sonra 8 hambuger ve 2 kola ile geldi
yanima, bukadar hamburgeri kim yiyecek diye sordum, emin bir tavirla
tabiki sen ve ben dedi ve yemege basladi, ben birtanesini yerken o 3
tane yemsidi ve dedigi gibi bütün hamburgerler bitmisdi, ben sadece 2
tane yemis ve doymusdum o ise 6 tane yemisdi. Isdahin baya iyi diyip
gülümsedim ona, artik taniyorsun beni Sevda ben yemek yemegi severim
diyip bana geri gülümsedi. Hava kararmaya baslamisdi ellerimizde pamuk
seker vardi ve etrafi gezmeye devam ediyorduk. Okadar cok sey vardi
gezilecek, gercektende gez gez ve bin bin bitmiyordu. Isiklandirmalar
acilmisdi heryer rengarenl olmusdu, etrafimiza bakinirken Minwoo bir
tezgahin önünde durdu, tezgaha baktigimda heryerde degisk kisilerden
fotoraflar vardi, adam bize bakarak güzel bir cift oldumuzu söyleyip
Minwoo ve beni tebrik etti, böyle güzel bir bayani buldugu icin Minwoo
cok sanslimis. Ben hayir biz cift degilliz sadece arkadasizdiyecektim
ama bunu demek istemiyordum nedense ve sadece basimi utanircasina eydim,
Minwoo elini omzuma koydu ve yanina dogru cekerek evet cok yakisiyoruz
demi ahjusshi, lütfen fotorafimizi cekermisiniz bugünün anisina. Adam
bana bakarak tamam dedi ve fotoraf makinesini aldi, sag tarafada
durmamizi istedi. Lütfen gülümseyin ve güzel bir poz verindeyip besden
karkaya saymaya baslasdi, minwoo bana iyice yaklasdi ve elini belime
sikica sardi, onun bu hareketi kalbimin daha daha hizla atmasini
saglamisdi ve yüzümün kizardigini hissettim. Öteki eli ile yanagima
dokundu ve utanacak birsey yok sadece gülümse dedi. Yüzüm daha da cok
yanmaya basladi ve kalbim yerinden cikacak gibi oldu, ben Minwooya dogru
baktim o ise kamaraya dogru bakip gülümüsyordu adam 1 dedi ve fotorafi
cekti. 5 dakkika bekledikden sonra adam bize fotorafi verdi. Resimde
Minwoo kamaraya gülümsüyor ben ise Minwooya saskin kizarmis sekilde
bakiyordum. Minwoo Resmi cok sevmisidi, demekki gözlerini benden
alamiyorsun deyip güldü, ben hic birsey demeden basimi eydim. Fotorafi
ceketinin icine koyup onda kalmasini istedi ben de bu istegini kabul
ettim. Arabasina bindip beni evime birakti. Gene veda
vakti gelmisdi, kapinin önüne kadar bana eslik etti, bugün icin tesekkür
ederim gercekten cok eglendim ve cok güzel bir gün gecirdim, benimle
zaman gecirdigin icin cok tesekkürler Minwoo dedim. Benim icin de cok
güzel bir gündü, seni mutlu ettiysem ne mutlu bana dedi ve duraklayip
yere bakti, parmaklari ile oynamaya basladi, sanki birsey söylemek
istiyormus gibi ama bundan cekiniyormus gibi hali vardi. Kafasini bir
süre sonra kaldirdi ve konusmaya devam etti, sey ben aslinda sana birsey
vermek istiyorum diyip elini ceketinin cebine koyup siyah bir kutu
cikardi ve bana dogru uzatti. Kutun icindekini cok merak etmisdim.
Önemli birsey degil ama eger kabul edersen beni cok mutlu edersin Sevda
ve umarim beyenirsin dedi. Gene bana bir sey almisdi, ben ise ona daha
bir tane hediye bile vermemisdim. Bir kutuya bir Minwooya bakiyordum ve
kendimi kötü hissetim ondan hep birseyler aliyordum ama ona hic bir sey
vermiyordum bu onun icin haksizlikdi diye düsündüm. Neden bana hediye
aldin diye sordum ona, gözlerini benden kacirdi sanki bu soruya cevap
vermek istemiyormus gibiyidi. Peki icindeki neydi neden hep rüyamdaki
öpüsme sahnimiz aklima geliyordu. Siyah kutuyu halen elinde tutup bana
uzatmis bir sekilde bekliyordu. Lütfen acarmisin kutuyu dedi, kutuyu
elinden aldim ve heycanla kutuyu actim. Kutun icinde gümüsden kelbekli
bir Toka vardi, gercekten cok güzel bir tokaydi. Tokayi kutudan Minwoo
cikardi ve sacima takti, cok güzel oldu Sevda sana cok yakisdi bu
kelebkli toka, bunu her taktiginda lütfen beni düsünürmüsün diyip bana
gülümsedi, saclarimi arkaya dogru cekti ve arnimdan öptü beni.
Sasirmisdim ve olup biteni izliyordum büyük gözlerle ve dedikleri
kulaklarimda cinliyordu, bu tokayi her takdigimda onu hatirlamami
istiyordu benden, demki onu hatirlatacak birseyin olmasini istiyordu,
ama zaten aklimdan hic cikmiyordu ki minwoo. Bu seyleri düsünürken
birden yamur yamaya basladi ve sanki bardaktan bosalircasina yayordu,
islanmaya aldirmadan ona bakiyordum, aklimda okdar seyler geciyordiki
misal simdi ne yapmam veyada ona ne söylemem lazimda, bu sorular aklimda
ucusuyordu. Benden hic bir tepki gelmiyordu ve minwoo bu yüzden biraz
üzgün gibiydi, haydi cabuk iceriye gir yoksa hasta olursun diyip
yanimdan üzgün birsekilde arabasina dogru gitti, elimi taktigi tokaya
koydum ve yanina kosdum, durmasi icin adini cairdim hemen arkasini döndü
ve o döner dönmez onun yanagina yaklasdim ve bir öpücük kondurdum,
hersey icin tesekkürler Minwoo, hediyeni cok beyendim ve her taktigimda
seni düsünecegim ve bu da benim sana hediyem dedim. Bunlari dedikden
sonra hemen evime dogru kosdum cok utanmisdim neden böyle birsey
yapmisdim bilmiyordum ama icimden onu öpmek gelmisdi, kendime kiza kiza
kapiyi acmak üzereydim birden birden birisi beni arkaya dogru cekti ve o
cok sevdigim siyah gözler bana bakiyordu.........

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder