26 Mayıs 2011 Perşembe

Unutmak (34. Bölüm)

Bölüm 34 ~Önemli bir karar ~ Minwoo salondaki kanepede
oturmus benim ona havlu getirmemi bekliyordu, iki tane havlu getirip
yanina biraktim. Onun yüzüne bakamiyordum üstümü degistirme bahansi ile
odama hemen hizli adimlarla ciktim. Merdivenleri nasil hizlica cika
bildigime kendime sasismisdim. Dolabimdan yeni kiyafetler cikardim ve
üstümdeki islak kiyafetleri degistirdim. Kiyafetlerimi degistirdikten
sonra banyodan fönümü alip odama tekrar gectim, saclarim cok islanmisdi,
O öpüsme ani gene aklima geldi aslinda dogruyu söylemek gerekirse o an
hic gözümün önünden gitmiyordu, bu olalanlari düsününce kalbim deli gibi
atmaya devam ediyordu, onu gerceten öpmüsdüm ve bu öpüsme hic bitmesin
istemisdim. Ne olmusdu dudaklarimiz ayrildikdan sonra, bana gülümsüyordu
ve tam birsey diyeceken hemen kapiyi acip iceri girdim, tabiki onu da
evime davet etmisdim, gülümsiyerek evime girdi ve salona gecti, ona
hemen havlu getirecegimi söyledim, evet aynen böyle olmsudu ve simdi
ondan kacip odamdaydim, saclarimi artik kurulamam lazimdi ve tam
kurutmaya basliyacaktim odamin kapsini birisi nazikce vurdu, tabiki
vuran sadece Minwoo olabilirdi. Allahim simdi gelecek benimle bu konu
hakinda konusmak istiyecekti, ona ne diyecektim simdi nasil
davranacaktim hic bilmiyordum, tek bildigim ve emin oldugum onun artik
kalbimde oldugu ve kalbimden cikmiyacagi, ama bunu ona böyle acikliya
bilirmiyidim, bunu gercektende yapa bilirmiyidim. Allahim su kalb atisim
nezaman normale dönecekti ve birdaha kapiya vurdu, iceriye gire
bilirsin dedim kisik bir sesle. Arkam kapiya dönükdü ve yatakda oturmus
elimde fön ile heycanla iceriye girmesini bekledim. Kapi yavasca acildi
ve iceriye girdi, ayak seslerini duya biliyordum bana dogru baktigindan
emindim ona dogru dönemiyordum bir türlü tas gibi olmusdum, heycandan ne
yapacagimi bilmiyordum. Birden elini omzuma koydu, Allahim dokundugu
yer sanki yaniyordu. Neden böyle olmusdu simdi, neden her dokundu yer
alev alev yaniyordu. Yanima oturdu, kafami hafif sola cevridim yüzümü
görmesini istemiyordum, cünkü domates gibi kizardigimdan emindim, ayni
liseli asik kizlar gibi kizarmisdim nekadar utanc verici birseydi. Bu
nasil olurdu, bu münkün müydü. Elimden fönü aldi ve calsidirdi. Ellerini
saclarima doladi ve kurutmaya basladi. Allahim saclarim bile yaniyordu
onun her dokunusda. Aynaligimda bir tarak oldgunu gördü ve oraya doru
uaznip o targi aldi, saclarimi hem kuruluyor hemde tariyordu. Hic birsey
sormamisdi suana kadar, sadece saclarimla ilgileniyordu. Bu harekti
neden hosuma gitmisdi. Yüzümü artik onun tarafina cevirdim bana bakip
gülümsüyordu ve devam kuruluyordu. Cok güzel saclarin var Sevda bunun
farkida misin, sanki ipek gibi taragin telerinden kayiyor. Hayatimda hic
bir kadinin sacini kurulamadim sen benim ilkimsin diyip bana tebessüm
etti. Allahim bana neler oluyordu onun gülümsemesi sanki icimdeki tüm
yaglari eritiyordu, tüm acilarimi dindiriyordu. Saclarim artik kurumsdu
ve fönü kapatti. Eli saclarimi oksuyordu ve bir araya toplayip sag
tarafima koydu, simdi ne yapmak istiyordu bilmiyordum, gözlerim onun
saclarina bakiyordu, hafi nemliyidi saclari tam kurumamisdi ve
kiyfetleri halen islakdi, hasta ola bilir diye düsündüm bir an, gene ne
düsünüyorsun dedi bana gülümsiyerek ve boynuma yaklasdi. Ben ben sey
diye bildim sadece, devam gülümsedi ve boynumu sefakle öptü. Allahim
neden yaniyordum, neden boynum alevler icindeydi, ama bu alevler beni
yakmiordu, bana aci vermiyordu, hayir bu alevler baskaydi, bu alevler
insani yakmiyordu, sanki hasret oldugun seyi geri getiriyordu bu
alevler. Aynaligmda bana hediye ettigi toka vardi oraya cikarmisdim,
oraya dogru uzandi ve tokayi alip sacima takti. Cok güzelsin Sevda, bu
toka sana cok yakisyor umarim hep takarsin, ama simdi söyle bakalim
benim uyukucu güzelim, o güzel kafanda neler geciyor. Hasta olabilrisin
diye endiseligim sende saclarini kurula dedim utanarak. Sen kurulamak
istermisin diye sordu, acaba saka mi yapiyordu anlamamisdim ama bana
dogru fönü uzatmis almami bekiliordu. Sakin sakin ona bakiyordum, gene
gülümsedi, yapmak istemiyorsan tamam ozaman, ama ben senin saclarini
kuruladam ve sira sende diyip dudaklarini büzdü, ayni bir bebek gibi cok
tatli görünüyordu. Yüzümde tebessüm olusmusdu, yine beni güldürmüsdü
elinden fönö alip actim ve kurtumaya basladim saclarini. Allahim
hayatimda hic bir erkegin saclarini kurtumamisdim, Keremim bile degil,
Ilksefer Minwoonun saclarini yani bir erkegin saclarini kurutuyordum.
Cok garipdi ama güzel bir hisdi. O sadece bana bakiyordu ben ise
ellerimi sacina dolayip kurutmaya devam ediyordum. Sanki gözleri bana
degil ruhumun icine bakiyordu, onun bu huyunu cok seviyordum. Beni
rahatlata biliyordu Minwoo. Kurutma fazli bitmisdi, makineyi kapatir
kapatmaz elimi tutu ve yanagina koydu, cok mutluyum Sevda, gercekten cok
mutluyum, seni böyle yanimda göremek, senin saclarina dokuna bilmek,
elini yüzümde hissede bilmek cok güzel bir duygu. Basimi onaylarcasina
eydim bende dedim. Kendime inanamiyordum bende demisdim, bunu gercekten
demisdim artik. Ona benim XL T-Shirtlerden verdim bir tane ama ona göre
pantolonum yokdu, boyu uzun oldugu icin kulandigim esortmanlar gelmezdi
ve büyük bedebde yokdu. Islak pantolanla kalkmak zorundaydi, T-Shirtü
beyenerek aldi elimden ve banyoya desgistirmek icin gitti o sirada ben
asaya inip sicak icecek hazirlamsidim, onun yesil cayi sevdigini
biliyordum ayni Ker.. hayir Kerem yok dedim sadece Minwoo var diyip
yesil cayini hazirlayip onu salonda bekledim. Elinde
yesil cayi ile hem bana gülümsüyor hemde caydan yudum yudum aliyordu.
Benim basim halen eyikdi ve yere bakiyordu, halen utaniyordum onu öyle
öptügüm icin. Daha bu konu hakinda konusmamisdik, soru sormamisdi
Minwoo, acaba ne zaman soracakti, ve sorarsa ne bilmek istiyecekti
benden cok merakliyidim. Cayini bitirdi ve benden müsade istedi, evine
gitmek istiyordu demekki ama onun gitmesini istemiyordum burda yanliz
kalmak istemiyordum suan. Aklima birseyler gelemsi lazimdi onu birazcik
daha yanimda tuta bilmek icin, ama eger giderse ozaman ona aciklama
yapmak zorunda kalmiyacak ve utanmiyacaktim ama neden gitmesini
istemiyordum, offf ne yapcaktim aklima filim izlemek geldi, ona
cekinerek filim izlemek istermsin diye sordum, baska zaman diyip aya
kalkmisdi, peki bir bardak daha cay doldurayimmi diye sordum, aman
Allahim ne yapiyordum ben böyle. Gülümsedi, yarin erken kalkman lazim
yeni isni basliyacaksin, eger seninle kalirsam ozaman uyamassin ondan
ben en iyisi simdi evime gideyim Sevda, beni yanlis anlama lütfen.
Basimi eydim üzülürcesine, ama hakliydi yarin erkenden ise gitmem
lazimdi. Kapiya dogru gitti ve ben arkadan onu takip ediyordum. Neden
hic birsey sormuyordu acaba onun icin öpüsmek normal miyidi, yoksa artik
ilgisini cekmiyormuydum ama hayir saclarimi kurularken dedikleri aklima
geldi. Minwoo öyle biri degil sadece yatip dinlenmemi istiyor okadar
dedim. Bana büyük gözlere bakiyordu, demekki gene sesli düsünmüsdüm bunu
neden yapiyordum, neden sesli düsünüyordum. Iki adim atip yanima geldi,
ellerini yüzüme koydu, seni öptügüm icin pisman degillim Sevda, asla da
olmam, lütfen beni yanlis anlama, ben suan sadece seni düsünüyorum,
yarin isin olmasaydi inanki yanindan biran bile ayrilmazdim, seni simdi
yanliz birakmakda beni üzüyor ama mecburum. Bunlari derken cok
duygulanmisdim oda duyglanmisdi gözleri sanki yaslanmisdi ve heran bir
damla akacak gibi olmusdu. Seni yanliz birakmak istemyiorum diye
tekrarladi ve kulagima dogru eylip sesizce devam konusdu. Neden kulagima
fisildamak istemisdi anlamamisdim evde sadece o ve ben vardik. Nefesini
kulagimda hissediyorum, ve fisildamaya basladi, Sevda ben ben san... ,
birden durdu ve bana dogru bakti, hayir simdi degil birdakine
söyliyecegim dedi ve parmagimdaki yüzügüme bakti. Elimi aldi ve yanagina
tektrar koydu. Seni herzman bekliyecegim bunu utunma ve artik zamaniz
var, birbirimizi gittikce daha iyi taniyacagiz, sana daha anlatmadigim
seyler var ama simdi degil herseyin bir zamani var ve herseyde bir günde
yapamyiz degilmi diyip gülümsedi bana. Ne demek etmsidi bunla
anlamyiordum. Neden lafini yarida kesmsidi ve devam etmemsidi, neden
yüzügme bakip bir daha kine demisdi, ama ben simdi bilmek istiyordum,
simdi ögrenmek istiyordum. Büyük gözlerle ona bakiyordum, yanagimdan
öptü beni iyigecler Sevda diyip kapiyi kapadi. Yatakda
uzanmis yüzügüme bakiyordum, neden hep yüzügme bakiyordu ve neden ona
bakip sözünü bitirmemisdi ve baska zaman demisdi, bunu bir türlü
anlamiyordum. Acaba bu yüzük onun icin baska birsey mi ifade ediyordu,
onu korkutuyormuydu bu yüzük, korkutma degil endiselendiriyormuydu
yoksa. Onu cikarmami mi istiyordu, bunu benden gercekten istiyormuyudu.
Bu yüzügü cikarmadigim icin onu unutamadigimi mi düsünüyordu ama bu
malesef dogruyudu onu halen tam unutamamisdim, Keremim halen aklimdaydi
bu bir gercekti. Benden bunu yapmami istese bile bunu yapa bilirmiydim,
bu gücü bula bilir ve yüzügümü cikara bilirmiyidim. Bir cok kez
denemisdim bu yüzügü cikarmayi ama bir türlü kalbime ve yügregime söz
gecirememisdim ve bana cok aci vermisdi. Ama busefer benim Minwoom vardi
yanimda, benim güvenilir limanim ve benim ilacim yanimdaydi, yani
deneye bilirdim bu yüzügü artik cikara bilirdim tam iki sene sonra.
Keremim ölmeden bir sene eveli vermisdi bu yüzügü bana, ölmeden tam
birsene eveli evlenme teklifi etmisdi bana. Ama ona da bir sene eveli
söz vermisdim, herseyi unutacak ve yeni bir hayat kuracaktim ve en
önemlisi mutlu olucaktim, Keremim benden bunu istemisdi son arzusu benim
mutlu bir hayat sürmemdi. Bu yeni hayatimda Minwooyla olamsini
istiyordum artik. Ona Güveniyordum onu istiyor ve arzuluyordum. Onu
simdiden deli gibi özlüyordum bunu fark etmisdim artik. O simdi neler
hissediyordu cok merak ediyordum. Bunlari düsünüreken halen yüzügüme
bakiyordum ve yüzügmle oynamya basladim birden sol yanim hafif arimaya
basladi gene hancer saplanmisdi hemen yüzügmle oynmaya kesdim ve derin
nefes almaya calisdim, keske Minwoo yanimda olsaydi benim ilacim bana
yardim ederdi. Ama bir karar vermisdim bu yüzgü cikaracaktim hem Minwoo
icin hem benim icin ve en önemlisi Keremim icin ona sözümü artik
tutacaktim ve bu yüzükden vedalasacaktim. Minwoonun yaninda bunu
yapacaktim, o yanimdayken yüzügümü cikara bilecektim, eger benim ilacim
yaninda olursa ve bana destek verirse bunu yapabilirdim ondan bu gücü
aliyordum cünkü. Karar vermisdim onunla bulusup bu yüzügü cikaracaktim
bunlari düsünürken uyakalmisdim. Sabah alarmdan uyandim ve
günesin yatagima vurdugunu görüyordum. Gercekden güzel bir sabahdi,
kalkip üstümü giyindim ve gecen dosyaladigim cizimlerimi alip cantama
koydum. Kahvalti yapip evden ayrildim. Sanki hic yamur yamamis gibi
heryer kurumusdu, sanki hic birsey olmamis gibi yeni bir gün dogmusdu.
Günesin böyle sicaklik dagitmasi muhtesemdi, bir an Minwooyu Günese
benzettim, benim özel günesmime, tüm karanliklardan koruyan benim
günesim Minwooya. Otobüse binmisdim sadece 4 durak binecektim, gene
doluydu hic oturcak yer yokdu arkama bakindim ve temin dolu olan yer
birden bosalmisdi hemen oraya oturdum, tam o sirda telefonum caldi hemen
acmak istedim cünkü arayan Minwoo oldugna emindim, evt ekranda onun
ismi yaziyordu hemen actim telefonu ve onun sesini duydum. Nasil
özlemisdim sesini sadece bir kac saat olmusdu onu görmeyeli ve sesini
duymayali, sadece gecegi yanliz gecirmisdik ama onu simdiden cok
özlemisdim. Bu nasil münkün olmusdu bilmiyordum ama öyle oldugu icinde
mutluydum. Günaydin uyukucu güzelim dedi bana, ne günaydini diyip
güldüm, bugün gene cok güzelsin, sana yakismis siyah takimin, tesekkür
ettim ve birden afarladim nerden biliyordu siyah bir takim giyindigimi
hemen etrafimi bakinmaya basladim ama onu bu kalabalikda göre miyordum,
orda degil sag tarafina bak dedi ve telefonu kapadi, hemen o yöne baktim
ve onu gördüm, benim Günesim yanima dogru geliyordu. Oturdgun yeri
beyendin mi senin icin tuttum o yeri kimseye vermedim. Neden diye
sordum, senin ayakda dikilmeni istemedigim icin tabiki diyip tebessüm
etti. Peki sen ise gitmeyecekmisin diye sordum, gidecegini söyledi am
ilk önce beni ise birakmak istiyormus. Buna cok sevinmisdim onun yanimda
olmasi beni cok mutlu ediyordu. Yol boyunca elimi tutu, o ayakda ben
ise oturuyordum. 4. Durakda indik beraber bana is yerime kadar eslik
etti. Iceriye girmeden ona sarildim, heresey icin tesekürler Minwoo,
beni buraya kadar getirdigin icin ve yanimda oldugun icin, sana bir
sey... derken telefonu caldi acmak zorunda oldugunu söyledi ve yanimdan
uzaklasip konusmaya basladi o kisi ile. Sinirli bir tavirla telefondaki
kisiye kiziyordu sanki, telefonu kapatip yanima geldi ama siniri
kaybomusdu ve yerine hüzün kaplamisdi sanki. Birsey mi oldu diye sordum
telasli ve o üzgün bir sekilde konusmaya basladi, anlasdiklari baska bir
mimarlik bürosunda (busanda) problem cikmis ve onun acilen oraya
gitmesi lazimmis, benden özür diledi ve bir kac gün yanimda olmayacagini
belirti, ama eger gitmemesi istersem belki baska birseyler ayarlamaya
calisacagini söyledi. Sadece onu dinliyordum ve kalbimin acidigini
hissettim, bu Keremimi düsününce sol yanimin arimasi gibi degildi baska
bir ariiydi, bu ariyi tarif edemiyodum. Beni yanliz birakmak zorundaydi
isi önemliyidi, ben bekliye bilirim diye düsündüm ve zorla gülümsemeye
calisarak gitmelisin dedim, beni düsünme ben iyim diye bildim sadece.
Üzüntümü anlamamasi icin bunu gülümseyerek demsidim. Zaten isimde mesgül
olcagim diye yalan söyledim, ama aslinda bu bir yalan degildi
gercektende mesgül olacaktim yeni tasarimlar yapmak zorundaydim yakinda
defilemiz olacakti, onun icine türkiyeden koreye gelmisdim. Yani yalan
söylemiyordum Minwooya. Ama gene de üzgündüm ona yüzügümü cikarmak
istedigimi ve o yüzden yanimda olmasini söylemek istemisdim ama bunu
simdi söylimeszdim. Peki sen bana birsey demek istiyordun dedi, Sen
gelincede söyliye bilirim dedim önemli birsey olamdigini belirtim. Buna
inanmamisdi Minwoo ama üstelemek istemyior gibiyidi, beni hergün
arayacagina dair söz vermisdi ve yanagimdan öptükden sonra vedalasip
ayrilmisdi. Icim yaniyordu sanki, benim ilacim benim güvenlir liman bir
kac gün yanimda olmiyacakdi. Sadece onun arkasindan bakiyordum ve o
benden her adim uzaklasiyordu, onun uzaklasmasi kalbimi acitiyordu derin
bir nefes alip isyerime girdim........ 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder